5.10.2019

zübeyde

ahmet altan

her sabah bir başkası gibi, pişmanlıklarla ve sıkıntıyla uyanırım.

hayat sanki benden kaçıyor; nereye gitsem orada her şeyin öldüğünü, kime dokunsam cansızlaştığını hissediyorum; hayatı ve canlılığı bulacağım bir başka yere koşuyorum, benim ayrıldığım yerde sanki hayat yeniden başlıyor ve benim yeni gittiğim yerde her şey ölüyor, hayatın hep benim olmadığım yerlerde yaşandığını düşündüğümden bütün zamanım bir yerden bir yere koşturarak hayatı aramakla geçiyor; ama onu yakalayamıyorum; başkalarının yaşadığını ben yaşayamıyorum; bu yüzden birlikte olduğum herkesten ve her şeyden sıkılıp hep uzaklardakini özlüyorum, uzaktakiler hep uzak, yakındakiler hep ölü, benim olmadığım yerlerde insanların neler yaşadığı ise benim için bitmeyen bir merak.

aşk çaresizdir; çaresini bulduğunda artık aşk olmaz.

deneyimlerimle, içine aşk karışmamış her ilişkinin iyi gittiğini, aşkın ise bütün ilişkiyi karmaşık hale getirdiğini anlamıştım; buna rağmen kendimi tutamayıp gene aşkın o çetrefil, hırpalayıcı, karışık, acılarla dolu, vahşi, bencil ve düşmanca yollarında gezinmeye dalıyordum; iyinin ve kötünün bu kadar açık biçimde önümde durduğu bir seçimde neden kötü olanı, yani aşkı seçtiğimi kavrayamıyorum. tek bildiğim, aşk, bütün bu tehlikeleri göze aldıracak kadar çekiciydi ve o çekiciliğin kenarında dolaşarak biraz eğlenip sonra yoluma devam ederim dersen, farkına bile varmadan sınırı aşıp aşkın ormanlarına dalıveriyordun.

yanımda kimse olmadığından değil yalnızlığım; yalnız olduğumu söyleyebileceğim kimse olmadığı için yalnızım ben.

hiçbir zaman, çok sevdiğim, çılgınca aşklar yaşadığım zamanlar da dahil, sevginin, bütün içimi doldurduğunu hissedemedim; parçalardan oluşan bilmeceler gibi hep bir parça eksik kaldı; aslında benim bütün aşk maceralarım o kayıp parçanın aranışıyla geçti ve hiçbir zaman da o parçayı bulamadım; bütün erkekler benim için o kayıp parça olabilir diye baktım; ama artık o kayıp parçayı erkeklerde bulamayacağımı kabul ediyorum; o parça yok ve bu bilmece ben ölene dek eksik kalacak, aşklarımı hep eksik yaşayacağım.