
beşikteki çocukların gönülleri bile aşktan çok uzak değildir. hele gencecik çocukların gönlünde çok kere aşk ve muhabbet galeyan eder. onlar da severler, sevilirler. gönüllerinde bir duygu hissederler. lakin biçareler o muhabbetin neden geldiğini, bir güzellik ve onun gereği olduğunu anlayamazlar. aşkı işitirler ama aşk denilen şeyin tam da hissettikleri duygu olduğunu bilmezler. işte tabiat, bütün insanlara aşkı eşit olarak bölüştürmüş ve hiç kimseyi ondan mahrum bırakmamıştır. akılsız, ilimsiz, huysuz, faziletsiz, sabırsız, acımasız, hayasız insan bulunur; lakin aşksız insan bulunmaz.