![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiT5T3CDlg7audoYRmcBcve5TqJEUh3cgCrWciFIuHA6NsR20_h7VYS3NsIvru6fslg5ZP-X8XY7ZEH4Ck8qk18kQ7ydWJT_aYPStf2dvfHpJdzoQSbeNmKKG6NHx6OfneEl-1uBLC0Ye_0/s400/a%25C3%25A7%25C4%25B1k+yap%25C4%25B1t.jpg)
salman rushdie: bütün öyküler, olabilecekleri öykülerin hayaletlerinin istilası altındadırlar.
hakikat, zamanın başlangıcından beri birlikte yaşadığımız; ancak unutmuş olduğumuz bir şeydir.
macedonio fernandez: bu dünyada eksik olan o kadar çok şey var ki, bir şey daha eksik olsa ona yer bulunamazdı.
bir metin, yorumcunun sonsuz iç bağlantılar keşfedebileceği açık uçlu bir evrendir.
paul valery: bir metnin kesin bir anlamı yoktur.
dil, düşüncenin yetersizliğini yansıtır: dünyada oluşumuz, aşkınsal herhangi bir anlam bulma yetimizden başka bir şey değildir.
gerçek okur, bir metnin gizinin metnin boşluğu olduğunu anlayan okurdur.
jonathan culler: birçok entelektüel etkinlik gibi, yorum ancak en uç noktasına vardırıldığında ilginç olur.
belli bir bakış açısından her şeyle her şey arasında analoji, yakınlık ve benzerlik ilişkileri vardır.
horatius: her şeyde öyle bir sınır vardır ki, bir şey o sınırın bu yanında veya hemen öbür yanında doğru olamaz.
* "yorum ve aşırı yorum" ile birlikte.