23.04.2010

hayat

william faulkner

yaşamak, hayattan tat almak için kaynayan güçlü kanı sonunda toprak emiyor. elbette aynı zamanda keder ve acı da var; ama gene de, her şeye karşın, hayat yaşayana bir şeyler, pek çok şey veriyor; çünkü sonuçta acı çekmek olduğuna inandığın bir şeye katlanmak zorunda değilsin; her zaman bunu durdurmayı, buna bir son vermeyi seçebilirsin. ve acı çekmek, kederlenmek bile hiçlikten iyidir; yaşamamaktan kötü yalnız bir tek şey vardır, o da utanç. ama sonsuza dek yaşayamazsın ve hayat her zaman sen tüm olanakları yaşayıp tüketmeden önce biter. ve bütün bunlar bir yerlerde var olmayı sürdürmeli, bütün bunlar yalnızca bir yana atılmak için icat edilmiş, yaratılmış olamaz. ve toprak derin değildir; kayaya gelene dek çok fazla toprak yoktur. ve toprak nesneleri alıp kendinde saklamak istemez; onları yeniden kullanmak ister. tohuma, meşe palamutlarına baksana, gömmeye kalktığın kokmuş ete bile ne olduğuna bak: o da yok olmayı reddeder; yeniden ışığa, havaya erişinceye dek kaynaşır, savaşır, durmadan güneşi arar.