7.05.2009

yatağını ıslatan çocuk

alfred adler

yatağını ıslatmak, gerçekleştirmeyi amaçladığımız eylemlere uygun düşecek duyguları içimizde yaratmada düşlerden nasıl yararlanıldığını gösteren güzel bir örnektir.

yatağını ıslatan çocuklar sık sık düşlerinde yataktan kalkıp tuvalete giderler. buna da yataklarını ıslattıkları için bir özür olarak bakarlar, ne de olsa yataktan kalkıp tuvalete gitmişlerdir, öyleyken yataklarını ıslatmışlarsa ne gelir ellerinden. yatağını ıslatmanın amacı genelde önemsenmek, başkalarını tahakküm altına almak, gece olsun, gündüz olsun çevresindekilerin dikkatini kendi üzerinde toplamaktır. bazen de bir karşı koymanın belirtisi kimliğiyle ortaya çıkan bu alışkanlık, bir savaş ilanının yerini tutar. öyle ya da böyle, yatağını ıslatmanın gerçekten dahiyane bir dışavurum biçimi olduğu görülür; çocuk, ağzıyla konuşmayı bırakıp mesanesiyle konuşmakta, düşüncesini dile getirmede organsal yetersizliğinden sadece bir araç olarak yararlanmaktadır.

yatağını ıslatma olayının aile içinde ne kadar önemsendiğini fark eden bir çocuk büyük bir olasılıkla diretecek, annesinin davranışını bu tür bir eğitime yönelteceği protesto için mükemmel bir fırsat bilecektir.

söylemek istediklerini bu yoldan dile getiren çocuk her zaman bir gerilim durumunda yaşar.

sıklıkla, dikkat ve ilginin biricik odak noktası olma konumunu sonradan yitiren şımartılmış çocukların arasında yer alır. belki ailede ikinci bir çocuk dünyaya gelmiştir de annenin bütün ilgi ve sevgisini kendi üzerinde toplaması güçleşmiştir. bu durumda, hoş bir davranış sayılmamasına karşın, yatağını ıslatarak annesinin yakın ilgisini yeniden ele geçirmeyi amaçlar. yatağını ıslatarak annesine şöyle demek ister adeta: "senin düşündüğün kadar büyümüş değilim henüz. benimle hâlâ ilgilenmen gerekiyor."

daha başka koşullarda ya da bir başka organsal yetersizlikte seçilecek davranış biçimi, kuşkusuz daha değişik olacaktır. annesiyle arasındaki sıcak ilişkiyi sağlamak için, çocuk çıkaracağı seslerden yararlanacaktır belki; huysuzlanacak ya da geceleyin bağıracaktır. bazı çocuklar vardır, geceleri yataklarından kalkıp dolaşır, kötü düşler görür, yataktan düşer, susayıp su isterler. bütün bu dışavurumların arka planındaki psikolojik neden birbirine benzer. seçilecek dışavurum biçimi, kısmen çocuğun organlarının durumuna, kısmen de çevrenin tutumuna bağlıdır.