13.05.2011

mehmet akif

ıspartalı hakkı

o zamanlar mehmet akif çocuk denecek yaştaydı. gelir, bana şiirlerini okurdu. muallim naci tarzında gazeller. ben bu şiirleri yalnız dinler, bir şey söylemezdim. bir gün geldi, yine bir gazelini daha okudu. ben yine bir şey söylemedim. "beğendin mi hakkı?" dedi. "beğenmedim akif!" dedim. başını çevirdi, daldı. dakikalarca sonra döndü: "o kadar mı fena?" dedi. ben bunun üzerine: "seninle biraz konuşmak gerek. yazdığın şeyleri sen beğeniyor musun akif?" dedim. "bu gazellerle olsan olsan bir muallim naci olursun. oysa edebiyat bu mu? uygar memleketlerin edebiyatından haberin yok. bak, ben senden 10 yaş büyüğüm. konya'nın bir köyünden istanbul'a gelmiş bir adamım. öyleyken sabah mektebi hukuk'a gidiyorum, hukuk öğreniyorum. öğleden sonra emniyet sandığı'nda muhasebede katiplik edip ekmek paramı kazanıyorum. gece de fransızcaya çalışıyorum. ben, şu köylü adam, bu yaşımda fransızca öğreniyorum. boileau'dan çeviriler yapıyorum. sen kalkmış, naci'nin arkasından koşuyorsun. bu çağda bu gazeller ayıptır. sen bu şairliği bırak da ilkin bir dil öğren. ondan sonra şair mi olacaksın, bilgin mi seninle oturup karar veririz.

via salah birsel