6.02.2010

pencere

immanuel kant: el, akıldaki bir penceredir.

adam smith: bir fabrikada "hayatı birkaç basit işlemi yerine getirmekle geçiren bir insan, genel olarak insanın yaratılışının izin verebileceği ölçüde aptal ve cahil birine dönüşür.

diderot: binlerce kişi arasında, kullandıkları makineyi ya da aleti ve ürettikleri şeyleri açıklıkla anlatacak bir düzine adam bulunursa insan kendini şanslı saymalıdır.

hannah arendt: konuşmanın ve eylemin olmadığı bir hayat, dünya karşısında kelimenin gerçek anlamıyla ölüdür.

la boetie: pek çok insan, pek çok köy, pek çok şehir, pek çok ülke bazen tek bir tiranın yönetiminden ıstırap çeker; oysa bu tiranın, onların kendisine verdiği güçten başka bir gücü yoktur ve bu tiran, onlar kendisiyle çatışmak yerine katlanmayı tercih ettiği sürece onlara hiçbir zarar vermez.

william edwards deming: en önemli şeyler ölçülemez.

norbert elias: "utanma" dediğimiz sıkıntı hali büyük ölçüde başkalarının görüşüne kapalıdır. asla doğrudan şekilde gürültülü davranışlarla ifade edilmez. insanın kendi içindeki bir çatışmadır; kendisini aşağılanmış hisseder.

john dewey: bir organizma ancak kendi çevresindeki düzenli ilişkileri paylaştığı takdirde yaşaması için esas olan istikrarı güvence altına alabilir.