31.12.2008

uzun lafın kısası

spinoza:
 üzülme, öfkelenme; sadece anla!

alain de botton: gerçek saygınlık çoğunluğun iradesinden değil, sağlam bir akılyürütmeden kaynaklanır.

johannes mario simmel: sefalet, umutsuzları eninde sonunda müthiş kötülüklere iten bir şeydir. sefalet, bütün kötülüklerin kaynağıdır.

chamfort: kolay şey değildir mutluluk; kendimizde bulmak zor, başka yerde bulmak imkansızdır.

georges bataille: özgürlük, her kavrayışın parçalandığı sınırların ucunda yaşama özgürlüğü değilse hiçbir şeydir.

mark twain: açlıktan ölmek üzere bir köpeği alır da bakar diriltirseniz sizi ısırmaz. köpek ile insan arasındaki temel ayrım da budur.

noam chomsky: birileri azıcık sistemin dışına çıktığında hemen kutularına geri konulur; çünkü birer hizmetçidirler. gerçek iktidar başka bir yerdedir.

juvenalis: insanların kasasında ne kadar para varsa, uyandırdıkları güven de o kadardır.

ray bradbury: iyi yazarlar yaşama sık sık dokunurlar. ortalama yazarlar üstüne hafifçe dokunup geçerler. kötü olanlar ona tecavüz edip leşini sineklere bırakır.

leyla erbil: yaralı doğar bütün insanlar; anlaşılmak, sevilmek, sevecenlik dilenir ömrünce.

victor hugo: bir çocuğun hakkı, insan olmaktır. insanı insan yapan ışıktır, aydınlanmayı sağlayan eğitimdir.

j.d. salinger: bir zen budizm ustasına sormuşlar vaktiyle, bu dünyada en değerli şey nedir diye. usta, ölmüş bir kedidir demiş; çünkü kimse ona bir fiyat biçemezmiş.