9.12.2011

karga

haruki murakami


benim kim olduğumu siz de mutlaka anlamışsınızdır, diyorsun. ben sahilde kafka'yım. senin hem sevgilin hem de oğlunum. karga adlı delikanlıyım. dahası, ikimiz de özgür kalamayız. kocaman bir girdabın içine düşmüşüz. bazen de zamanın dışında kalıyoruz. bir yerlerde yıldırım düşmüş üzerimize. sessiz, görünmeyen bir yıldırım.

o gece, yine sevişiyorsunuz. onun içindeki boşluğun doluşunu duyuyorsun. sahildeki ince kumların ay ışığı altında akıp gitmesi gibi sakin bir ses. soluklarını hafifletip o sese kulak veriyorsun. varsayımın içindesin. varsayımın dışındasın. varsayımın içindesin. varsayımın dışındasın. nefes alıyor, içinde tutuyor, bırakıyorsun. nefes alıyor, içinde tutuyor, bırakıyorsun. prince yumuşakça hayvan gibi uzadıkça uzayan sesiyle şarkısını söylemeye devam ediyor kafanın içinde. ay yükseliyor, dalgalar kabarıyor. denizin suyu, ırmağa doluyor. pencerenin önündeki kızılcık ağacının dalları gecenin karanlığında isterik gölgeler bırakıyor. onu kollarının arasına alıyorsun. o da yüzünü göğsüne gömüyor. nefesini çıplak teninde hissediyorsun. kaslarını tek tek dolaşıyor. sonra, kızaran penisini soğutmaya çalışır gibi öpmeye başlıyor. ağzının içine boşalıyorsun bu kez. yitirmek istemediği çok önemli bir şeymiş gibi yutuyor. sonra sen, onun cinsel organını öpüyorsun. dilin vücudunun her yerinde dolaşıyor. sen artık başka biri oluyorsun, başka bir şeye dönüşüyorsun. başka bir yerdesin.

"senin mutlaka bilmen gereken hiçbir şey yok benim içimde." diyor. pazartesi sabahı olana kadar sevişmeye devam ediyor, zamanın akıp giderken ardında bıraktığı seslere kulak veriyorsunuz.