3.10.2010

oz

anlamsız bir hayat hayat değildir.

minnettarlığı etkilenmekle karıştırmak çok kolaydır.

birisini sikmek istememize neden olan nedir? gözlerinin rengi mi? bacaklarının şekli mi? ince topuklu giymesi mi? ya da şiirde dediği gibi, daha derinde bir şeyler mi var, paylaşılan bir kayıp. kederimizin derinliğini bilen birisini bulmaya duyulan özlem. kimileri ömürleri boyunca bu kişiyi ararlar. kimisi bulur, kimisi bulamaz. kimisi kendisini aşık olduğuna inandırır. ve oz'da, çoğunlukla, hayal gerçeğinden daha güzeldir.

iğneyi bulmanın en kolay yolu, samanlığı yakmaktır.

ailelerimiz kim olduğumuza karar verirler, kim olmadığımıza. bütün ömrümüzde tanıştığımız herkesle olan ilişkilerimiz, aile bireylerimizle olan ilişkimizden köken alır. dünyanın neden göt olduğuna şaşmamak lazım.

aşk bize tuhaf şeyler yaptırır.

seks bir yanılsamadır. bir tomar döl yumurtaya çarpar ve bam, tüm bu insanlara bağlanırsın. bu yabancılar, belki senin gözlerini alır ya da burnu seninkine benzer. ya da sana kimi hücreler verir, istemesen bile içki içersin veya uyuşturucu alırsın. hatta seni öldürür. bu gen işleri bize bu hayatta taktıkları prangalar gibidir, özgürce kımıldamamıza engel olan zincirler gibi. kurtulman için houdini olman gerekir. lanet houdini olman gerekir.

ölüme karşı daima hayatı seçmeliyiz.

hapiste yatan bir mahkumun en büyük tesellisi, dışarıda olanların %90'ının hayallerinin gerçekleşmemesidir.