8.07.2010

türk sineması

kurtuluş kayalı

sinema, diğer altı sanatı içinde barındırır.

baskı dönemlerinin öncelikle ortadan kaldırdığı şey slogancı sanattır. bu anlamda baskı dönemleri sanatçı için yüksek estetik düzeye ve anlatım yalınlığına yol açarak belli ölçüde daha olumlu ürünlerin ortaya çıkmasına neden olmaktadır. 12 mart sonrasında slogancı sanat ürünlerinin bollaşması bir rastlantı değildir.

yerli sinemaya yöneltilen eleştirilerden biri de filmlerin sonunun baştan belli olmasıdır.

sinemanın sürpriz sonlara ulaşması zorunluluğu yoktur.

sinema ne bir sanat eseri, ne bir kültür aracı, ne bir ekonomi metaı, ne bir sanayi ürünü, ne ticari meta ne de bir kitle haberleşme aracıdır. sinema bunların tümüdür.

gündelik olaylara sıkı sıkıya bağlı kalan bir perspektif çoğu zaman başarısızdır. (georg lukacs)

devlet insan içindir.

sinemada pencereden baktının tercümesi belki de bir çiçektir ya da bir kedi, bir iskemledir. sinemada şöyle bir uyarlama hatasına düşülüyor: pencereden baktı ifadesi pencereden bakan adam olarak görüntüye dönüşüyor. böyle olunca sinemasal bir tehlike söz konusu oluyor.

biz insanı çok rahat harcayabilen bir toplumuz.

batıcılık hiçbir yerde gerçekleşmemiş, sadece gericiliğe yarayan, bir bireyci aydın ütopyasıdır.

kişiler maddi şartlarından soyutlanamaz.

hayatınızdan memnun değilseniz düzene karşı koymalısınız.

bizim sevgimizde tezahürat yoktur.