12.09.2012

okulsuz toplum

ivan illich

günümüzde okul sistemi tarih boyunca güçlü kiliseler için geçerli olan üç işlevi yerine getirir: okul hem toplum mitinin kaynağı, hem bu mitin tezatlarının kurumsallaştırılması ve hem de mit ile gerçeklik arasında uyumsuzluğu tekrar üretecek ve gizleyecek olan ritüel mekanıdır.

okullaştırılmış bir dünyada, mutluluğa giden yol 'bilinçli' tüketiciler için hazırlanmış kataloglardan geçer.

teknolojik çağın fakir insanları için faydasız kurtuluş vaatlerinde bulunan okul, modern proleteryanın dünya dini haline gelmiştir. ulus-devlet, tüm halkı, geçmişin toplum üyeliğine kabul edilme ritüellerine ve hiyerarşik terfilere benzemeyen ve bir dizi diplomayla belgelenen gruplara ayırarak, bu sistemi benimsemiştir.

hiç kimse, okullaşma sürecinde yer alan başkalarının sömürüsünden tam anlamıyla kurtulamaz.

okul, öğrencinin her şeye gücü yetme konusundaki eksiklik duygusuyla büyümesini, öğretmene aşağılayıcı bir bağlılıkta bulunma gerekliliği ile birleştirir. bu ritüel, melon şapkalıların katı iş tabiatına göre planlanır. bunun amacı, zavallı ve malına mülküne el konulmuş insanlar grubu için bir umut ışığı olan ve asla sona ermeyecek tüketimin dünyasal bir cennet mitini övmektir.

hepimiz sahip olduğumuz bilginin çoğunu okul dışında elde ederiz. öğrenciler öğrendiklerinin çoğunu öğretmenin yardımı olmadan, hatta öğretmenlere rağmen öğrenirler. herkes nasıl yaşanacağını, en iyi, okul dışında öğrenir. bizler bir öğretmenin müdahalesi olmaksızın konuşmayı, düşünmeyi, sevmeyi, hissetmeyi, oynamayı, lanet etmeyi, politika yapmayı ve çalışmayı öğreniriz.

güzel sanatlar ve el becerisi gerektiren işlerle uğraşan pek çok öğretmen, herhangi bir zanaat erbabına göre daha az yetenekli, daha az yaratıcıdır ve daha az iletişim kurabilmektedir. yüksek okullarda görev yapan pek çok ispanyolca ve fransızca öğretmeni öğrettikleri dili, yarım dönemlik sıkı bir tekrara dayalı öğretimden geçmiş öğrencilerin konuşabildiği doğrulukta konuşamamaktadır.

değerlerin kurumsallaşmasına kendini adamış bir toplumda ürüne ihtiyaç duymanıza yol açan eğitim, ürünün fiyatına dahil edilir. okul, yaşadığınız topluma ihtiyacınız olduğuna sizi inandırmaya çalışan bir reklam ajansıdır. böylesi bir toplumda marjinal değerler olağan sınırların ötesine geçer. toplum, en büyük birkaç tüketiciyi; yeryüzünü tüketmesi ve şişmiş midelerini doldurmak, daha küçük tüketiciler üzerinde hakimiyet kurmak, onları disipline etmek ve sahip olduklarıyla yetinmekten memnuniyet duyanları pasifize etmek için gücü ele geçirmede rekabet etmeye zorlar. doymamışlık ethosu fiziksel tahribatın, toplumsal kutuplaşmanın ve psikolojik pasifliğin köklerinde yer alır.

etrafı güç içeren araç gereçlerle donatılmış olan insan, kendi araç gereçlerinden biri durumuna düşürüldü. eski çağ kötülüklerinden bir tanesini ortadan kaldırmak anlamına gelen her bir kurum, insanoğlu için kendini mühürleyen bir tabut haline geldi. insanoğlu, pandora'nın kutudan çıkmalarına izin verdiği kötülükleri kapatmak amacıyla yaptığı kutularda hapsoldu. bizim araç gereçlerimizle üretilmiş olan sistem, gerçeğin önüne set çekmiş, bizi de içine almış durumda. doğa her yerde zehirleniyor, toplum insansızlaştırılıyor, iç yaşam istilaya uğruyor ve bireysel uğraşların artmasının önüne geçiliyor. kendimizi birdenbire kendi kurduğumuz tuzağın içinde bulduk.

bireysel öğrenmenin de toplumsal eşitliğin de okullaşma ritüeliyle artırılamayacağını anlamadıkça eğitimde bir reform söz konusu olamaz. okullarda ne öğretildiği söz konusu olmaksızın, zorunlu kamu okullarının kaçınılmaz bir şekilde böylesine yoz bir toplum oluşturacağını anlamadıkça tüketim toplumu olmaktan öteye geçemeyiz.

modern, hümanist bir toplum için haklar yasasında yapılacak ilk düzenleme şu olmalıdır: "devlet eğitimle ilgili herhangi bir yasa yapma hakkına sahip değildir."

nasıl ki yetenek öğretiminin müfredat sınırlamalarından bağımsız olmaları gerekiyorsa, özgür eğitim de devam mecburiyetinden bağımsız olmalıdır.

öğrenciler zorunlu bir müfredat programına katılmaya zorlanmamalı ya da bir diploma veya sertifika edinme gibi bir ayrımcılığa tabi tutulmamalı. tamamen eğitime dayalı olan konuşma özgürlüğü, toplanma özgürlüğü ve basın özgürlüğünü sağlamak amacıyla modern teknolojiler kullanılmalıdır.

kaliteli bir eğitim sistemi şu üç amacı gerçekleştirmeye çalışmalıdır: yaşamının herhangi bir anında mevcut kaynaklara ulaşmak suretiyle bir öğrenim gerçekleştirmek isteyen herkese imkan sağlamalıdır. bilgi sahibi olanların, bu bilgilerini paylaşmaları konusunda kendilerinden bir şeyler öğrenmek isteyenleri bulmalarına yetki tanımalıdır. halka, yeteneklerinin ortaya çıkmasını sağlayabilecek bir imkan olarak, bir konuyu onlara sunmak isteyenler için gereken her türlü olanağı sağlamalıdır.

şu anki eğitim kurumlarımız öğretmenlerin çıkarlarına hizmet etmektedir. ihtiyaç duyduğumuz yapılar, her insanın öğrenmek ve diğerlerinin öğrenmesine yardımcı olmak suretiyle kendisini tanımlamasını mümkün kılacak olanlardır.