11.05.2012

dil kurultayı

can dündar

dolmabahçe sarayı'nda abdülhak hamit'e özel bir ziyafet veriliyordu ve davet eşliydi; yani lüsyen de gelecekti.

dil kurultayı hala gündemdeydi; muhakkak ki o konu da sofrada tartışılacaktı. kurultaydan çıkan "imal edilecek yeni kelimeleri bir hamlede dilin bünyesine sokma" kararı, birçok kalem erbabını rahatsız etmişti. gazi'nin sofrasında en son yaşananlar herkesin dilindeydi.

anlatılanlara bakılırsa reisicumhur bir gece bu hamle konusunda sofradakilerin onayını aldıktan sonra yunus nadi'ye dönüp "siz ne dersiniz?" diye sormuştu. "bendeniz 'olmaz' derim efendim." cevabını vermişti yunus nadi. gazi inkılap bahsinde tavizsizdi. bu itiraz karşısında sertleşmiş, "öyle ise bu masanın başından kalkınız nadi bey!" diyerek nadir nadi'yi kovmuştu.

sonra falih rıfkı'ya dönüp aynı soruyu ona sormuştu: "sen ne dersin?" "bendeniz de 'olmaz' derim efendim." "öyleyse sen de kalk!"

sofranın kıymetli sandalyeleri birer birer boşalırken sıra necmettin sadak'a gelmişti. gazi, "sizin fikriniz nedir necmettin bey?" diye sorunca sadak cevap bile verememiş, kendisini bekleyen hükmü bizzat icra ederek "müsaade buyurursanız bendeniz de masadan kalkayım efendim." demişti.