8.09.2009

mavi karanlık

vedat türkali

kendini bir şeye adamak, seyrek de olsa insanların içtenlikle yapabildikleri bir şeydir.

herkesin önce kendisi vardır; kimileri söyler, kimileri örtbas etmeye ya da bilincine uğratmamaya çalışır.

basit biri olmaya çalışıyorum ben. karmakarışık, bulanık, çek çekebildiğin yana şeylerden hoşlanmıyorum. doğada karmaşıklık, bulanıklık yok. kafamızda o. görevimiz onu çözmek, kurtulmak ondan; içine batıp mutluluk düşleri görmek değil.

engels: kadın erkeğin proleteridir.

kent, yaz sonuna vardı mı sırtından kalabalıkları atmanın tadını yaşar. sıcaklar da yeniktir. dayanılmaz sıcakları, dayanılmaz kalabalıklar alıp götürmüştür sanki. tanıdıklar, dostlar sokaklarda, lokantalarda, kahvelerde fırtına artıkları gibi ortaya çıkar, yüzler belirgindir artık. kent onlara kalmıştır.

en güç durumlardan kurtulmak için bile bir yol vardır.

yolun sonu yok ki.. yol hep yeniden başlıyor. biten biziz. bitmemek için savaştığımız kadar insanız. ölüm, hemen bitiverenler içindir.

kim büyük sanatçı olabilmiş başkaldırmadan?