26.05.2017

peter pan

james matthew barrie

"çocukluk kayıp bir ülkedir."

bütün çocuklar büyür ve büyüyeceklerini erken yaşta öğrenirler. bunu iki yaşına girdikten sonra anlarsınız hep: iki yaş, sonun başlangıcıdır.

gece lambaları, çocuklarını korusunlar diye annelerin arkalarında bıraktıkları gözleridir.

yıldızlar güzeldir; ama hiçbir olayda etkin rol alamazlar. onlar sonsuza dek seyirci kalmalıdır. çok uzun bir süre önce yaptıkları, şimdi ise hiçbirinin ne olduğunu bilmediği bir şey yüzünden onlara verilmiş bir cezadır bu.

ilk doğan bebek ilk kez güldüğünde, gülüşü kırılıp bin parçaya bölünmüş ve hepsi zıplaya zıplaya etrafa dağılıp gitmiş. periler böyle doğmuş işte.

şimdiki çocuklar çok şey biliyor ve çok geçmeden perilere inanmaz oluyorlar. ne zaman bir çocuk "perilere inanmam" dese, bir yerlerde bir peri düşüp ölür.

bilir misin, kırlangıçlar niye evlerin saçaklarına yuva yaparlar? masal dinlemek için.

acıdan değil, uğradığı haksızlıktan dolayı sersemlemişti peter. birden eli ayağı bağlanmış, dehşet içinde bakmaktan başka bir şey yapamaz olmuştu. ilk kez haksızlığa uğrayan her çocuk bu şekilde etkilenir. çocuk size yaklaşırken tek düşündüğü şey, sizden dürüstlük beklemeye hakkı olduğudur. ona haksızlık etseniz de, sonradan sizi yine sevecek; ama bundan sonra asla aynı çocuk olmayacaktır. hiç kimse uğradığı ilk haksızlığı unutmaz.

ilk izlenim son derece önemlidir.

bir geminin lanetlenmiş olduğunun en kesin belirtisi, gemide kimliği anlaşılmayan birinin bulunmasıdır derler.

hayatımız boyunca hepimizin başına, bir süre farkına varmadığımız garip şeyler gelir. örneğin, birden bir kulağımızın duymadığını fark ediyoruz ve ne zamandır duymadığımızı bilmiyoruz; diyelim ki, yarım saattir duymuyormuşuz.

kayıp çocukların hiçbiri masal bilmez.

yeni doğan bir bebek ilk kez güldüğünde yeni bir peri doğar. her zaman yeni doğmuş bebekler olduğuna göre, yeni periler de olacaktır. peri yavruları ağaçların tepesindeki kuş yuvalarında yaşarlar. eflatun renkli olanlar erkek, beyaz renkli olanlar kızdır. mavi renkli olanlar da, ne olduklarından emin olmayan küçük ahmaklardır.