4.03.2008

gül mevsimidir

füruzan

acıları yüklenmek, kimsenin acısına katılmamakla elde edilen erdemlerdendir.

bir şeyi iki insanın tam paylaşması, sanıldığından daha da zordur.

"gençlik bilebilse, ihtiyarlık yapabilse."

savaşlar sevilenleri heder ediyor.

insana kolay kolay değerinin karşılığını vermezler. istesen de alamazsın.

başkalarının yoksulluğu üstüne şato kurulmaz.

zenginliği sürdürmenin, soylu ve varlıklı gibi davranmanın zorlukları, gündelik ekmek, iki parça çul düşünmekten kat kat güçtür.

büyük evlerde yaşamayı, çeşitli buyruklarla insan yönetmeyi bilmeyenler hanımefendiliği kolay sayar.

parasız kalmış bir soylu, sirk palyaçosuna döner.

seviştiğimiz erkekler bize güzelliklerimizi öğretirler. bu böyledir.

güzel bile olmasan, olduğun gibi görünmen, kendini koyvermen yok mu, yetip artar her güzelliği aşmaya.

yaşamanın gerçekliği, derine inmekle değil, derinliklerin bizim elimizde olduğunu savunmakla güçlendirilir.

gençliğinde herkes başkadır.

gerçeğin almaşığını, kucakladığı karşıtlıkları yansıtabilmek, sanatın gizemli gücüne kalmıştır. insanın tarihini bıkmadan kayda düşendir sanatçılar.